İNSAN İÇİN ÜÇ DEĞERLİ NİMET
İNSAN İÇİN ÜÇ DEĞERLİ NİMET
AKIL, İLİM VE HİKMET
İnsanların büyük çoğunluğu birçok yanlışı doğru bilmekte, doğru kabul etmekte, onlara inanmakta, onları savunmakta ve onları hayatına uygulamakta ve bilerek veya bilmeyerek birçok bâtılın, yanlışın, kötülüğün, küfrün ve zulmün hâmisi ve yaşayanı olmaktadır. Böylece dünyasını da âhiretini de zâyi etmektedir, Rabbimizin ifadesiyle hüsrana, felakete ve azaba uğrayanlardan olmaktadır. Halbuki Yüce Allah Kur’anda bizleri şöyle uyarmaktadır: “Bilmediğin şeyin ardına düşme! Doğrusu; kulak, göz ve kalp yaptıklarından sorumludur.” (İsra-36)
İşte, tüm insanların ve dahi müslümanların cehaletten, bâtıldan, hurâfeden, yanlışlardan ve kötülüklerden kurtulmaları, yanlışa ve batıla sapmamaları, Hak ve hakikat üzere, doğru istikamet ve güzel ahlak üzere olmaları için Rabbimiz Allah kullarına üç değerli nimet ihsan etmiştir. Bu üç nimetten biri ‘Akıl’ dır. Akıl; Allahın kullarına bahşettiği Hak ve hakikati iyiyi ve doğruyu, güzeli ve faydayı öğrenme, doğru ile yanlışı, Hak ile bâtılı, iyi ile kötüyü ayırt edebilme yeteneğidir, düşünme ve anlama kabiliyetidir. Bildiğiniz gibi Hz.İbrahim çocukluğunda putları terkederek Allaha inanmayı aklıyla idrak etmiştir. Her insanda akıl vardır, ama önemli olan, o aklı doğru kullanmaktır. Gerçek akıl sahibi olanlar işte onlardır. Rabbimiz Allah bu konuda Kur’anda şöyle buyurur: “Onlar, sözü dinlerler ve sözün en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir. Onlar gerçek akıl sahibi olanlardır.” (Zümer-18)
İnsanı bâtıldan, hurâfeden, yanlışlardan ve kötülüklerden kurtaran ve koruyan, insana Hak ve hakikatin, hidayetin ve saadetin yolunu gösteren ikinci nimet; “İlim” dir. İlim ise; Rabbimiz Allahın biz kullarına bahşettiği, insanı hakikate, doğruya, iyiye, faydaya, hidayete, dünya ve âhiret saadetine götüren doğru bilgilerdir. Doğru bilgilerin kaynağı ise Rabimizin biz kullarına gönderdiği mukaddes kitabımız Kur’an olmak üzere onun ölçeğinde yazılmış olan binlerce kitap ve âlimlerdir, bilginlerdir. Arz ve Semâdır. Arz ve Sema arasında yer alan varlıklar ve meydana gelen olaylardır. Hepsinde düşünen akıl sahipleri için ibretler, dersler ve öğütler vardır. Şunu iyi bilmeliyiz ki; Rabbimiz Allah Kur’anda: “De ki: Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? Ancak akıl sahipleri öğüt alırlar.” (Zümer-9) buyurduğu gibi bilenle bilmeyen kesinlikle bir değildir. Bu nedenle ilim; insan için her zaman ve her yerde değerli bir akçedir. Bu nedenle peygamberimiz Hz.Muhammed aleyhiselam bir hadisinde: “İlim Çin’de dahi olsa gidip onu alınız.” buyurur. Bu nedenle Rabbimiz Allahın ilk emri “Oku!” olmuştur.
Dünya ve âhiret saadeti için Rabbimiz Allahın kullarına ihsan ettiği nimetlerden biri de ‘Hikmet’ tir. İlahi kitabımız Kur’anda ençok geçen sözlerden biri de “Hikmet” tir. Hatta Rabbimizin ifadesiyle Kur’anın kendisi Hikmet’tir. “Bunlar, güzel davrananlar için bir hidayet ve rahmet olarak indirilmiş hikmet dolu Kitab’ın âyetleridir.” (Lokman-2,3) Hikmet: Rabbimiz Allahın muttakî ve sâlih kularına ihsan ettiği, akıl ve ilmin, Hak ve hakikatin, iyi ve doğrunun gerçek mahiyetini anlama ve yaşama gücüdür. Bir başka ifadeyle aklı ve bilgiyi birleştirip o ikisini güzel ve feyizli düşünceler, feyizli sözler ve feyizli davranışlar haline dönüştürme gücüdür. Bir başka ifadeyle Hikmet; söz ve davranışların akıl, ilim ve imanla uyuşmasıdır. Hikmet; hayatın ve hakikatini gerçek mahiyetini anlama ve ona göre doğru, güzel ve isabetli kararlar verebilme ve güzel işler yapma kabiliyetidir. Hikmet; aklı ve bilgiyi doğru kullanma îradesidir. Rabbimiz Allah Kur’anda: “Allah, hikmeti hak eden kimseye verir. Kime hikmet verilmişse şüphesiz ona çokça iyilik verilmiştir. Bunu ancak gerçek akıl sahipleri anlar.”(Bakara-269) Birçok insan akıl ve ilim sahibi olabilir ama o iki şeyi doğru kullanmadıkları için çoğu kez doğruyu ve hakikati, saadeti ve huzuru elde edemezler. İşte Hikmet; aklı ve ilmi doğru kullanmayı ve doğru anlamayı sağlayan güzel bir haslettir ve çok değerlidir. Bu nedenle her şeyin hikmetlisi güzeldir. Hikmetli düşünceler, hikmetli bilgiler, hikmetli sözler, hikmeli davranışlar, Hikmetli insanlar.. v.s. Bu nedenle Peygamberimiz bir hadisinde şöyle buyurur: “Hikmet mü’minin yitiğidir, onu bulduğu yerde alsın.” İşte, sevgili dostlar, Rabbimiz Allahın bizlere ihsan ettiği bu üç nimet; nefsin bâtıla, inkara, isyana, harama ve günaha yönelik istek ve arzularına karşı insanı kötülüklerden, hayasızlıklardan ve haddi aşmalardan koruyan rahmani bir kaledir. İnsanların gönlünü ve yolunu aydınlatan feyizli bir nûr, gideceği doğru yolu, doğru istikameti gösteren sağlam bir pusuladır. Bu nedenle mü’min mutlaka akıl, ilim ve hikmet sahibi olmalıdır. İmanınız kavi, ameliniz sâlih, ömrünüz huzurlu, hikmetli ve feyizli olsun! Cumanız mübarek olsun! (muallimosman)

Yorum Yazın