Reklamı Geç
HM İnşaat Mustafa Karadeniz
Gümüş Oto
Lövinda Butik
Hatay Alo Böcek
İlker Bebe

İlker Bebe

Mail: [email protected]

'MEDENİYETLER ŞEHRİ'NİN TURİZM AÇLIĞI

 

"MEDENİYETLER ŞEHRİ"NİN TURİZM AÇLIĞI

 

      Turizm, ülkemiz için çok önemli bir gelir kapısı. Turizme “bacasız sanayi” ismi de yakıştırılmakta. Akdeniz Bölgesi, turizm açısından Türkiye’nin kalbi durumunda. Özellikle Antalya, bu konuda Dünya’nın sayılı mekanlarından. Şehir, yerli ve yabancı turistlerin tatillerini geçirmek niyetiyle gözlerine kestirdikleri ilk yerlerden. Aslında Mersin ve Hatay illerinde de turizm açısından, benzer olanaklar fazlasıyla bulunmakta.

     2021 yılında Türkiye’ye 30 milyonu aşkın yabancı turist gelmiş. Antalya; 9 milyonu geçkin yabancı turist sayısı ile bu pastada büyük pay sahibi. Hatay’a ise o yıl, yerli ve yabancı olmak üzere 360 bin turist uğrayabilmiş!

     Antalya Turizmi’nin gelişimi; diğer bütün kentlerinkine örnek oluşturmakta. Antalya’da dönemin valisi Haşim İşçan’ın varlığı, 1940’lı yıllardan sonra büyük katkı sağlamış kente. Valinin olağanüstü çabası, şehir halkını turizm konusunda bilinçlendirmiş. Ardından ise şehrin, 21. Yüzyıla kadar uzanan başarılı turizm serüveni başlamış.

     Günümüzde Antalya, turizm alanında dünya çapında bir değer. İnsanlar, buranın turistik özelliklerini benimsemekte ve İlde daha fazla vakit geçirmeyi istemekte. Özetle; “ANTALYA” markası, yaklaşık bir asırlık çabanın “altın” değerindeki karşılığı.

     Mersin Turizmi ise “Antalya Turizmi” kadar iyi olmasa da ‘Antakya Turizmi’nden daha iyi. Mersin’i genellikle yerli turistler tercih etmekte. Burada da Yedi Uyurlar Mağarası, Kız Kalesi ve Cennet-Cehennem mağarası gibi turistik değerlerimiz ile tabii güzellikler mevcut.

     Antakya, turizm açısından önemli potansiyeller içermekte. İl; kültür-inanç ve doğa-deniz bileşenlerinden oluşan çok yönlü ve zengin bir turizm karakterine sahip. Şehir; gastronomi kenti olması, 14 kilometrelik Samandağ plajı ve dünyanın ilk kilisesi (St. Pierre)’e ev sahipliği yapması gibi nice hazinelere malik. Hatay’da bu tip kıymetlerin “ne kadar” değerlendirilebildiği ise merak konusu.

     Hatay’daki turistik mekanların bolluğu herkesçe bilinmekte. Bu arada, bahsi nadir geçen önemli yerleri de mevcut. Mesela Samandağ’ında, tamamı Ermeni vatandaşlarımızdan oluşan “Vakıflı Köyü” nün ismi fazla bilinmemekte. Hatay İli ’ne ait bazı kaliteli kaplıcalar da ismi az duyulmuş mekanlardan (Hamamat Kaplıcaları, Alaattin köyü termal suyu vb.).  Yahudilerin, Anadolu’daki ilk yerleşim yerlerinin Hatay olması da ilginç bir ayrıntı. Bunlar; Antakya’nın ‘az bilinen’ turistik niteliklerinden sadece birkaçı…

     Ancak; Antakya turizmi, bunca önemli niteliklerine rağmen yeterince kalkınabilmiş değil. Hatay Turizmi’ndeki en büyük sıkıntı; bakımsızlık, tanıtım eksikliği ve alt yapı yetersizliği olarak görülmekte. Turizm ile ilgili olarak; kaliteli plan ve projelerin, süreklilik sağlayamaması da başka bir problem kaynağı. Deyim yerindeyse, gelen turistler; “buradaki turistik yerleri bir an önce gezip gidebilme” derdinde. Son zamanlardaki terör olayları ve Suriye savaşı da Hatay Turizmi’ni baltalamış.

     Yüzyılı aşan geçmişiyle, “Dünya sergisi” olarak da adlandırılan ‘EXPO’lar; yenilikçi iş birliğini, eğitimi ve kalkınmayı destekler bir yapıda. Bu faaliyetler 6 ay kadar sürmekte. EXPO 2021 Antakya’da umutların yeniden yeşermesini sağlayabilecek bir organizasyon görünümünde. Ancak; Nisan 2022’de açılabilmiş olan EXPO’nun, en azından yeni mimari yapılar ve tanıtım olanakları kazandırmış olması umulmakta.

     Hatay, girişimcilik kültürü açısından belirli seviyeye sahip. Fakat bu özelliği, kültür-turizm sektörüne kâfi oranda yansımamış vaziyette. Buraya yeterli dış yatırımın yapılmaması da tabloyu olumsuz etkilemekte. Aslında Antakyalı girişimciler; turizm alanında büyük yatırımlar yapabilecek kuvvette. Bu nedenlerden; Antakya ileri gelenlerinin, “turizm anlayışlarını” kökten değiştirmesi zaruri.

     Hatay halkı; birçok farklı görüş barındırdığından, karşılaşılan sorunlar onları ayrıştırabilmekte. Bu da turizm sektöründeki problemlerin çözümünü olumsuz etkilemekte. Hatay’da insanların siyasi bakış açıları kalın çizgilerle ayrılmış durumda. Bu keskinlik, yatırımların önünde çok önemli bir set oluşturmakta. Artık; “Zararın neresinden dönersen kârdır” anlayışından hareketle, birlik ve beraberliğin sağlanıp, “Medeniyetler Şehrinin turizm açlığı” ivedilikle giderilmeli…

 

Antikya

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar
Hit Abone Ol