UMUT
Kral, dondurucu bir kış mevsiminde gecenin soğuğunda nöbet tutan bir muhafıza sordu:
-Üşümüyor musun? Muhafız;
-Ben alışığım kralım dedi.
Kral;
-Olsun sana sıcak tutacak elbise getirmelerini emredeceğim dedi ve gitti. Ancak bir süre sonra emri vermeyi unuttu...
Ertesi gün duvarın yanında muhafızın soğuktan donmuş cesedini gördüler ama muhafız duvara bir şeyler karalamıştı.Duvarda şunlar yazıyordu :
"Kralım, soğuğa alışkındım, fakat senin sıcak elbise vaadin beni öldürdü!
Bu manidar hikayeden çıkaracağımız kısa ders:
Hayat yolculuğunuzda çeşitli vaatlerle, insanları bekleterek bir umuda bağlamayalım.
Çünkü insan, bekletildikçe değişir. Beklettiğiniz kişi hakkınızda telafisi imkansız olumsuz düşüncelere girer.
Önce umudu öldürürsünüz yavaş yavaş.
Ardından sevgi, saygı, güven ölür. Dostluk ölür, muhabbet ölür. Belkide insan ölür.
Her insan bir kıyamettir.
Şirin görünmek için yerine getiremeyecegimiz sözler vererek kimsenin umudunu çalmayalım.
Bir anlık şirinlik günün sonunda acı tecrübelere dönebilir.
Telafi edemeyeceğimiz sonuçlar ortaya çıkar.
Farkında olmadan çaldığımız umutlar birgün bizim umudumuzu belkide hayatımızı çalabilir.
Atalarımız ne güzel demiş " Öl söz verme, öl sözünden dönme. " Bu derin manali sözü sosyal hayatımızda, iş dünyamızda ve aile ilişkilerimizde hep hafızamızda tutalım inşallah.
Umutla, umut dolu nice günlere..
Eyvallah...
Yorum Yazın